Bayram Bey, okuyucularımıza kendinizi tanıtır mısınız?

Merhabalar, öncelikle teşekkür ederim. Kurtuluş Savaşının İlk Adımının atıldığı Samsun İlimizde İl Milli Eğitim Müdürlüğünde Bilişim Teknolojileri İl Koordinatörü olarak görev yapmaktayım.

Samsun ili etkileşimli tahtalarda Pardus ETAP kullanımı konusunda öncü illerimizden. Pardus’un okullardaki kullanımının artmasına yönelik emekleriniz çok büyük. Şu anda okullarınızda Pardus ve ETAP kullanım durumu nedir?

Yerli ve milli yazılımların kullanılmasının avantajları olan yazılım temini, kurulum, lisans, güncelleme maliyetlerinin okullarımıza getirdiği yükün azaltılması noktasında Samsun ilimizde yaklaşık 9.500 etkileşimli tahtada 2018 yılından itibaren Pardus ETAP kullanmaktayız. İlimizde tüm okullarımızda Pardusun kullanımı, yaygınlaştırılması konusunda genel bir bilinçlendirme hedefini büyük oranda sağladığımızı düşünüyorum.

Pardus Dönüşümü sırasında karşılaştığınız en büyük zorluklar nelerdi? Bunları nasıl aştınız?

Pardus ETAP, kullanıcı deneyimine sahip olmayan öğretmen ve öğrenciler tarafından alışılan işletim sistemlerinden farklı olan yönleri sebebiyle davranış değişikliği getirmesi nedeniyle ilk etapta kabullenmeme ve ön yargı ile yaklaşılması en büyük zorluktu.

Samsun İl Millî Eğitim Müdürlüğü olarak yerli ve milli işletim sistemi olan Pardus kullanımı bir vizyon olarak belirledik, bir bütün halinde yönetici, öğretmen , tüm paydaşlarımızla sorunların, taleplerin üstesinden gelmeye çalıştık. Bilişim öğretmenlerimizin, bu işe gönül vermiş ekiplerimizin desteği ile Pardus ETAP göç çalışmasını başlattık ve kısa zamanda toplu olarak tüm etkileşimli tahtalarımızda geçiş yaptık. Öğretmenlerimize yerinde eğitimler, bilgilendirmeler yaptık, iletişim kanallarını açık tutarak sorunlarında, taleplerinde çözüm yolları sunmaya çalıştık.

Kullanım başladıkça, ön yargının aşılabilir olduğu, dokunmatik deneyim ile tema ve menü farklarının temelde aynı amaç olan etkileşimli tahtayı kullanmada sorun teşkil etmediğini gördük.

İlerleyen süreçte değişen ihtiyaçlara göre gelen talepler, kullanım arttıkça farklı uygulamaların kullanımının da ortaya çıkması ile deneyimli, bilgili, yetişmiş insan gücünün yeterli seviyede olmaması Pardus ETAP ta karşılaşılan en büyük zorluklardan birisiydi. İlimizdeki en büyük avantaj ise bu konuda bize destek verecek arkadaşlarımızın varlığının olması ve TÜBİTAK’tan destek alabilmemiz oldu.

Değişen yazılım ve donanım ihtiyaçlarına göre bazı taleplerde çözüm zorlukları halen devam etmekle birlikte aşma gayretindeyiz.

Dönüşüm sırasında öğretmenlerin ve öğrencilerin tutumları nasıldı? Ön yargıları kırmak için neler yaptınız?

İlk süreçte, kullanımdan kısa bir süre sonra öğretmenlerimizin büyük katılımıyla bir anket gerçekleştirdik. Bu anket ile öğretmenlerimizin karşılaştığı sorunlar, uygulama talepleri, memnuniyet durumlarını tespit etme imkânımız oldu. Burada gördük ki aslında öğretmenlerimiz yerli ve millî yazılım kullanma konusunda çok istekliler ve ETAP kullanma, buna devam etme konusunda da genel olarak bir olumlu fikir birliği var. Fakat özellikle donanıma ve yazılıma hakim piyasa şartlarında, erişimi, kullanımı daha kolay yazılımların ETAP da uyum sorunu kullanıcı zorluğuna dönüşmesi açısından öğretmenlerimizde çeldirici bir tereddüt oluşturmaktadır.
Evde, okulda masaüstü bilgisayarda farklı bir alışkanlık, sınıfta ders esnasında farklı bir alışkanlık zaman içinde daha az dezavantaja dönüştü.

Bunu aşmak için teknik destek boyutunda çözümü, sorunlarda, bıkkınlıklarda taleplerde ikna ve izah yöntemi kullanarak, ETAP ın değiştirilmesi değil de ETAP üzerinden çözüm veya çözülemiyorsa tali çözümler ile bir yöntem belirledik ve bu durum öğretmenlerimizin kararlılığı ile de birleşince öğretmenlerimizde de yavaş yavaş bir benimsenme kültürü oluşmaya başladı.

Aslında burada en büyük destekçilerimiz sınıfta etkileşimli tahtayı kullanan öğretmenlerimiz oldu, tüm öğretmenlerimiz bu kararlılığa sahip olmasa bu devamlılık ve başarı sağlanamazdı. O yüzden Samsun ilimizdeki tüm öğretmenlerimiz en büyük Teşekkürü hak ediyor. Ülkede toplu bir kullanım yokken bunu yapabilmek ve buna devam etmek öğretmenlerimizin sayesinde gerçekleşti.

İletişim kanallarını açık tutarak, bizlerde öğretmenlerimiz ile birlikte ETAP öğrendik, çözüm yollarına birlikte odaklandık. Kullanmama değil de kullanma yolunda bir sinerji ortaya çıkınca kendiliğinden süreç ilerlemeye devam etti.

ETAP, ın özellikle basit kurulum, kolay kullanım, virüs, açık kalma/çökme gibi sorunlarının olmaması, kurulan bir sistemin uzun yıllar aynı şekilde kullanımının devam etmesi arka planda en önemli avantajımız oldu.

Öğretmenlerimizin şuanda Pardus’a bakış açıları nasıldır?

Genel olarak olumlu. Elbette bazı çözüm taleplerine çözüm üretemediğimiz zaman hevesleri kırılsa da yerli ve milli yazılım boyutunda, eğitim öğretim ortamlarında yukarıda da belirttiğim gibi desteklerini esirgemiyorlar.

Bakış açıları bazen farklı illerdeki öğretmen arkadaşlarının farklı işletim sistemi kullanmaya devam edildiğini öğrendiklerinde, bunu bizimle de paylaşıyorlar, ülke geneli bütüncül bir yaklaşımla hareket edilmesi aslında istediğimiz bir husus. Şuanda bu bütüncül uygulamayı faz3 etkileşimli tahtalarda görüyoruz, yani aslında şuanda Pardus ETAP kullanmayan il yok ama İller geneli bütüncül bir kullanım olmayınca kullanmadan da olabilir fikri zaman zaman bakış açısını zorluyor.

Sınıfta her tahta açıldığında açılış ekranına yerli ve milli bir yazılım Pardus ve simgesinin gelmesi öğrencilerimize bilinç ve hedef olarak verebileceğimiz belki de en önemli unsur. Her sabah açılışında yabancı bir yazılımın ismini görmektense kamuya ait sınıfta ülkemizin mühendisleri, yazılımcıları tarafından hazırlanmış, Anadolu’muza mal olmuş Pardus’u görmek en büyük sevincimiz.

Öğrencilerin Pardus’a yaklaşımları nasıldır?

Öğrencilerimiz kolay, anlaşılır buluyorlar. Kullanıcı ara yüzünü özel bir bilgiye sahip olmadan kullanabiliyor olmaları ve açık kaynak olarak internette belli çözümler üretmeleri ilgilerini çekiyor.

Pardus dönüşümünü henüz tamamlamamış illerimiz için önerileriniz nelerdir?

Olaya ulusal açısından bütüncül bir yaklaşımla bakılması, gerekli kararlılığın gösterilmesi, milli ve yerli yazılım kullanımı fikrinden yola çıkılarak hareket edilmesi, zorluklara değil de kullanıma odaklanılması, zorluklarda , çözümün olmadığı ya da geç olduğu zamanlarda birliktelik kültürü ile destek istenmesi, zorlayıcı değil de ikna ve izah ile kullanıcılarımıza yaklaşılması ana fikir olursa her zorluk aşılabilir. Kolay değil elbette ama zor da değil.